SENİN VAZGEÇİLMEZİNDİR SEVMEK / Köşe Yazısı - Şerif YETKİN

9.07.2020 16:49:40
Şerif YETKİN

Şerif YETKİN

 SENİN VAZGEÇİLMEZİNDİR SEVMEK

 

Bu ömür sermayesinde insanoğlunun meşguliyeti bitmez. Ve bu meşguliyetler arasında hangi yöne adım atıyor insan? Bizi ilgilendiren asıl mühim vaziyet budur. Aslında seçenek olarak iki seçenek bulur bizi; ya hayır ya da şer. Geçmişte de böyleydi şimdi de böyle. Fakat kritik edilmesi gereken geçmiş ile şimdinin sosyolojisinin bir olmadığıdır. Sadece değişmeyen ise ya da değişmemesi gereken ilkeler olmalı. Sizler, bizler ve yahut ben, ilkelerimizden taviz vermeden iyilik adına yapacağımız herhangi bir faaliyetin sonucunu alamayabiliriz. Neden mi? Çünkü teknolojisinden, ihtiyaçlardan, bakış açılarından ve bilgiden yana her şey sürekli değişiyor. O eskinin argümanlarını kullanarak en basitinden bir insanı bir iyiliğe davet ya da ikna etme zorlaşır hatta imkansızlaşır. Unutmayalım ki sürekli olarak kendini geliştirmeyen insan muhafazakarlaşır ve bu da ilerleyen vadede taassupkar bir zihniyete de bürünmesine sebebiyet verebilir. Muhafazakarlaşmayla; tespit, durağan, yeniliğe kapalı ve dönemini iyi okumayıp tarihin derinlerinde yaşamakla ilgiyi kastediyorum.

İyiliğin yüklenicisi olan Müslümanların ölçütü ise kısır tartışmalardan uzak, hayır adına yapacağı işine odaklanma olması gerekir. Peki hakikatten uzak fakat Müslüman kardeşlerimize yönelik tavır ne olmalıdır? Evvela güzel üslûbu, sabrı ve hikmetli, marifetli bakış açısını ilke haline getirmelidir  kişi. İzlenimim odur ki; bırakın inanmayanlara karşı Müslümanın Müslüman  kardeşine tahammülü kalmamış artık. Kardeş olması gerekenler, aynı kitaba ve aynı peygambere inananlar, farklı hocalarının, cemaatlerinin görüşlerinden dolayı birbirlerini kolayca tekfir edebiliyor ve her türlü küfrü, hakareti aynı safta beraber namaz kıldığı kardeşine reva görebiliyor. Bu vaziyet, her daim kardeşliğin tesisinden dem vurmamız fakat adım atarken de olayları kendi penceremizden değerlendirmemizin sonucudur. Böyle bir kardeşlik samimiyetten uzak, hayali, tesisi mümkün olmayan bir kardeşliktir. İnanın kardeşlerim; bilimde, düşüncede geri kalmışlığımızın belki de en büyük nedeni bu ahval olsa gerek. Düşünmenin, tefekkür etmenin atıl duruma bırakıldığı hiçbir medeniyet ayakta kalamaz. İslam elbette her diriden daha diri olarak ilelebet var olacaktır. Fakat İslam'ın yüklenicisi olan Müslümanlar farklı düşünmelere (bilimsel, kültürel, sosyal, ekonomik) ayetler ışığında kapı aralamazlarsa, kusura bakmayın ama, hayaller bile bizlere fazla gelecektir. Ve türlü sıkıntıların başımıza gelmesi kaçınılmaz olacaktır. Nitekim Yüce Alah Şura 30. Ayette "Başınıza gelen her musibet kendi yapıp ettikleriniz yüzündendir; kaldı ki Allah birçoğunu da bağışlar." der.

Peki bu cendereden çıkış var mıdır ve nasıl olacaktır? Elbette çıkış vardır. Sevgi ve ihlas bunu bertaraf edebilir. Evvela birbirimizi sevmekle yükümlüyüz ve imanımız gibi birbirimizi sevmek zorundayız. Burada severken ihlaslı ve mantıklı bir sevgiyi kastediyorum. Çünkü körü körüne bir sevgi de insanı zehirleyebilir. Örnek olarak diyebiliriz ki: İnsan sevdiği insanın olumsuz yönlerini, sevmediği insanın da olumlu yönlerini görmek istemezmiş. Onun içindir ki mantıklı ve ihlaslı sevgi anlayışı şart. Sözlerimi Âlemlere rahmet efendimiz (s.a.v)'in şu sözleriyle

güzelleştirelim: "Canım kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki; sizler iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Aranızda selamı yayınız!”

Sevginin diliyle, selamette kalınız.

 

Bu yazı toplam 1565 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları

İMSAKGÜNEŞÖĞLEİKİNDİAKŞAMYATSI
04:2205:4411:4514:5817:3418:49

Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Eğitimle Diriliş | Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. Kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.