İSTİKAMET NEREYE / Köşe Yazısı - Bilal AKGÜL

20.05.2020
Bilal AKGÜL

Bilal AKGÜL

İSTİKAMET NEREYE

Rahmetli Mevdudi’nin trenin rotası ile ilgili bir metaforu vardır kitaplarında işlediği… Özellikle İslam medeniyeti ile Batı uygarlığını kıyasladığı durumlarda. Eğitim müfredatının mahiyetini işlediği durumlarda da benzer bir analize gitme gereği duyduğunu görüyoruz. Mevdudi’ye göre rotası Londra olan bir gemi ile Kâbe’ye gitmeyi arzulama, bunun beklentisi içine girme beyhude bir çabadır. Bir beklentidir.

Trenin içinde yapılacak değişiklikler bu konuda bir değişim yaratmaz. İstediğiniz kadar trenin kapılarına, pencerelerine, oturaklarına, İslami motifi olan desenler yapın… Nafile… Trenin rotası nereye göre ise sizi oraya götürür. Şeklî, sloganik, iyi niyeti aşamayan yaklaşımlar trenin rotası değişmedikçe sizi götüreceği yer değişmez.

Rotası belli olduktan sonra kaptan da çok bir fonksiyon icra edemez. Kaptanın bireysel yaşamı, mesela takvası ya da dünya görüşü bu konuda herhangi bir etkide bulunmaz. Çok çok böyle bir durumda yolculuk molaları ibadet saatlerine denk getirilebilir, mekânın iç donanımı bir Müslümanın ihtiyaçları dikkate alınarak düzenlenebilir. Ötesi mi? Ötesi yok

Ötesi yok. Hayır, kimsenin niyetini okumaya kalkmıyor, suizanda bulunmuyoruz.

Şunu demeye çalışıyoruz. Nereye gitmek istiyorsan, istikametin neresi ise rotası orası olan bir vasıtaya binmelisin. Bir aracın olmalı… Bir istikamet sahibi olmalısın. Tabiat kuralları bunu gerektirir. Sünnetullah bunu söyler.

200 yıldır başımıza musallat olan bir hastalık rota-istikamet karışıklığı… Belki de daha uzun bir süredir. Bana sorarsanız niye bu haldeyiz sorusuna verilecek esaslı, sosyolojik ve psikolojik alt yapısı olan cevaplardan biridir rota-istikamet çelişkisi. Sadece teşhis için değil, çözüm için de.

Mesele biraz da şuradan kaynaklanmakta… Malumunuz Mevlana’nın da konuyla ilgili pergel metaforu vardır. Bir ayağı sabit, diğer ayağı dünyayı, hatta evreni dolaşan bir pergel, bir zihin, bir dünya görüşü metaforu...

Sorun mu? Sabit olan ayağı sağlamlaştırmadan, alt yapısını güçlendirmeden, medeniyetimizin temel kaynaklarından yeterince nasiplenmeden, diğer ayakla dünyayı, hatta evreni dolaşma çabası… Anlayışı… Ya  “hikmet mü’minin yitik malıdır” hadisini nereye koyacağız derseniz… Biz yine pergelin sabit ayağının sağlamlığına işaret ederiz öncelikle.

Osmanlı’nın Batı’ya Batı’yı öğrenmek için gönderdiği aydınların düştüğü durumu hatırlayın… Yok, yok o kadar uzağa gitmeye gerek yok… Her şehrimizde benzeri tipleri görmek zor değil. Yahu biz nasıl bu hale geldik? Nasıl İslam’a savaş açan bir anlayışı bizi doğruya götürecek bir anlayış, bir alternatif olarak görebilecek bir hale geldik. Nasıl kültürümüzle, medeniyetimizle, dinimizle savaşmayı temel varlık gayesi olarak görenleri, milleti, memleketi kurtaracak bir alternatif olarak görür duruma geldik.?

Oysa İslam dünya görüşü Allah’a dayandığında “tufanı bile bir sığınak” olarak gören bir dünya görüşü değil miydi? Biz nasıl “güneşi sağ elime ayı sol elime koysanız dahi ben davamdan vazgeçmem” diyen bir Peygamber’in rotasından ayrıldık. Rotamızı ne belirliyor sahi? Mevki mi, makam mı, dünyalık mı, bunları koruma çabası mı? Yoksa dava mı? İstikamet nere sahi?

Bir süre önce yakın bir ilimizde birkaç eski dostu ziyaret için gittiğimizde yaklaşan yerel seçimleri konuşmuştuk. Bir muhatabımız savunduğu adayın doğruluğunu ispat için adayın konuşmaları sırasında maşallah kelimesini kullanmasını adayın kendi dünya görüşüne uygun olmasının delili olarak sunmuştu. Gayet ciddiyim. Kişi belli. Yeri belli. Bayağı da şahit var.

Toparlayalım. Efendim kimse bana rotası Londra olarak belirlenmiş gemi ile Kâbe ziyareti yapacağı konusunda ikna etmeye kalkmasın. Bize bu zoka 200 senedir yutturuluyor. Kuyuya atılan Yusuf’un rotası belli. Musab’ın rotası belli. Ebubekir’in yoldaşı belli.

Unutmadan, Ümeyye bin Ebu’s Salt’ın da yolu da rotası de belli… Selam ve dua ile.

 

 

Bu yazı toplam 1547 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları

İMSAKGÜNEŞÖĞLEİKİNDİAKŞAMYATSI
04:2205:4411:4514:5817:3418:49

Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Eğitimle Diriliş | Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. Kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.