MATEMATİK DERSİNDE ÖĞRENCİNİN BAŞARISIZLIĞININ NEDENLERİ
Lisede okutulan matematik dersinde başarının düşük olmasının birçok nedeni vardır. Bu yazıda bu nedenlerden bir kaçını irdelemeye çalışacağım.
Hassaten lisede okuyan öğrencilerin matematik dersinde başarısız olmalarının nedenlerinden biri, bu dersin okutulmasının amaç ve hedefinin öğrenciler tarafından bilinmemesidir. Yapılan herhangi bir işin amacı ve hedefi belli değilse o işten sıhhatli bir başarı elde edilemez.
Bu durum, denizde hedefi belli olmayan gemi misalidir.
Lisede okuyan öğrencilerin ekseriyetinde, gördükleri matematik dersinin günlük hayatlarında bir faydasının olmadığı düşüncesi vardır. Bu durumun öğrenciler tarafından yer yer dillendirilmesine şahit oluyoruz.
Öğrenci için matematik dersi sınıfını geçmek, üniversiteye girmek veya herhangi bir kamu görevine yerleşmek için yapılacak sınavda bir vasıtadır. Öğrenci belki de lise hayatı boyunca matematik dersini sırtında bir kambur olarak görüyor. Liseye başlayan bir öğrencinin gözünde dört yıl sonra mezun olmak uzun zaman olarak görülür. Öğrenci faydasını iyice idrak edemediği matematik dersini önemsemeden sınıfını geçmeye çalışır. Baştaki konuları iyice anlamayan öğrenci için konular arttıkça veya sınıf geçtikçe tabii olarak ders daha da ağırlaşır. Çünkü matematik konuları birbiriyle bağlantılıdır. Bir konuyu anlamayan öğrenci için ikinci konu zorlaşır. İkinci konuyu anlamayan öğrenci için üçüncü konu biraz daha zorlaşır. Süreç böyle devam edip katlandığında öğrenci için matematik dersinde başarılı olmak çok zor hale gelir ve öğrenci matematik dersine karşı öz güvenini kaybeder. Bu durumla ilgili halk arasında ifade edilen iki atasözü vardır. Bunlardan biri “Bu günün işini yarına bırakma” diğeri ise “Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur”
Lisede okutulan matematik dersinin nitelikli bireylerin yetiştirilmesi üzerinde belirgin bir etkisi vardır. Nitelikli bir bireyin en başta sahip olması gereken husus, düşünme ve tahlil etme yetenek ve kapasitesinin yüksek olmasıdır. Doğulu ve batılı düşünürler “İnsanın hayvandan farkı düşünme melekesine sahip olmasıdır” derler. İnsanlardaki bu melekeyi geliştiren bilim de matematiktir. Lisede okutulan matematik dersinin en başta gelen amacı da budur. Matematik dersinin okutulmasının bir diğer amacı da insanlarda “buluş yeteneği” ni geliştirmesidir. Matematik dersinin konularının ezberletilerek öğretilmesi yöntemine karşı çıkılmasının sebebi de dersin amaç ve gayesine ters olmasıdır. Çünkü matematik dersinde konuların ezberlenmesi kişilerin düşünme, tahlil ve icat etme melekelerini geliştirmez.
Matematik ilminin mahiyetinin bilinci, insanların hayatındaki rolünün idrak edilmesidir. Matematik ilminde öğrencilerimizin ve ülkemizin terakki edebilmesi için dünyanın tüm gelişmiş ülkelerinde bu ilme verilen değer ile uygulamaları üzerinde ciddi araştırmalar ve çalışmalar yapılmalıdır. Bu çalışma ve araştırmalar öğretmen ve öğrencilere yansıtılmalıdır.
Kısaca lisede okuyan öğrencilerin matematik dersinde sıhhatli bir başarı ve verim elde etmesi için okutulan dersin hedefi ve amaçları öğrencilere iyice öğretilmelidir. Öğrenciler, matematik dersinin hayatları için faydasız olduğunu düşündükleri müddetçe de bu dersten bir başarı sağlamaları mümkün değildir.
Nasip olursa konuya devam edeceğiz.
