BİLAL AKGÜL İLE "KURAM VE EYLEM NOTLARI" KİTABI ÜZERİNE RÖPORTAJ

AKGÜL: : AYDINLIK YARINLARIN TEMİNATI OKUMAK VE SORUMLULUK ALMAKTIR.

EĞİTİMLE DİRİLİŞ: Öncelikle röportajımızı kabul ettiğiniz, bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz. Bize kendinizi kısaca tanıtabilir misiniz?

BİLAL AKGÜL: Ben teşekkür ediyorum teklifiniz için. Bilal Akgül, Kâhta’nın Eskitaş Köyü’nde dünyaya geldi. Ortaokulun son senesinde başlayan ve hâlâ devam eden kültürel faaliyetlerin içinde bulundu. Gücü nispetinde bulunmaya devam ediyor. Sivil toplum kuruluşları ile erken dönemde başlayan iletişimi ilk günden itibaren, farklı dönemlerde muhatap olduğu çok farklı zorluklara rağmen bugüne kadar devam etti. İnşallah bundan sonra da kesintisiz devam edecektir. Vakıf kültürünü, STK çalışmalarını bir ülkenin istikrarının, istikamet üzere olmasının sigortası olarak görüyor.

E.D.:  “Kuram ve Eylem Notları" kitabının serüveni nasıl oldu?

B.A.: Kitap daha önce çeşitli dergi, gazete ve sitelerde yayınlanan yazılardan oluşuyor. Gündemi merkeze alarak hali pür melalimizi anlamaya, açıklamaya ve bir ideal vermeye çalışan yazılar. Eylemi bir kurama dayandıran ve her kuramın bir eyleminin olması gerektiği iddiasında olan yazılar. Çalışma, entelektüel kaygıyı dikkate almakla birlikte bu kaygıyı merkeze koymayan, kuram ve eylem birlikteliğini kültür ve medeniyetimizin mihengine vurmaya çalışan yazılardan oluşmaktadır.

E.D.:  Kitabınızı neden çıkarma ihtiyacı hissettiniz? Eseri çıkarırken belli bir amacınız var mıydı? Hangi kitleye hitap etmek istediniz?

B.A.: Uzun yıllardır çok farklı mecralarda yazmaya çalışıyorum. Tabi bu yazıların kitaplaşması konusunda çevreden zaman zaman teşvikler oldu. Genel olarak içinde bulunduğumuz duruma katkısının olacağı inancı bu yazıları yayınlamada teşvik edici oldu. Takdir tabi ki okuyucunun. Hedef kitlesi olarak özel bir kitle belirlememekle birlikte topluma karşı görev ve sorumluluklarımızı hatırlatma, ıslah çalışmalarına motive etme eserin kitaplaşmasında etkili oldu diyebilirim.

E.D.: Davetçilerin sizce sık sık karşılaştığı sorunlar nelerdir? Kitapta hangi sorunlardan bahsettiniz?

B.A.: Bireyleşmenin, sekülerleşmenin fazlasıyla toplumu etkisi altına aldığı zamanlardan geçiyoruz. Bu durum tabi ki ıslah çalışmalarını da etkilemekte, organizelere fazlasıyla tesir etmektedir. Son yıllarda bu anlamda toplumsal dönüşümün kazandığı ivme fazlasıyla tedirgin etmektedir. Değerlerine, kültürüne, medeniyetine fazlasıyla bigâne bir atmosfere şahitlik etmekteyiz. Şahitliklerimizi yazıya dökmeye çalıştık, dilimiz döndüğü kadar olması gereken konusunda motive etmeye gayret ettik.

E.D.: Kitaptaki yazıların içerisinde sunduğunuz çözümlerin kaynakları neler?

B.A.: Ülkeleri ve halkları var kılan, devamını sağlayan kültür ve medeniyet birikimlerine sahip çıkmaları, önlerine çıkan problemlerde bu tecrübenin çözümün merkezine konulmasına bağlıdır. Bugün İngiltere’nin dünya üzerindeki etkisini buna bağlayabiliriz. Japonya hakeza. Ülkemizin son yıllarda yaptığı atağı da aynı çerçevede alabiliriz. Diğer dünya devletlerine baktığımızda köklü bir geçmişe sahip olması düşüncesinin merkezde olduğu bir çok uygulamaya-çalışmaya şahitlik etmekteyiz. Haliyle geçmişe, köklerine bağlılık (bağımlılık demiyoruz dikkat ettiyseniz) bir toplumun ve devletin gelecekle ilgili sahip olduğu iddiasının boyutunu da verir. Köklere sağlam bir bağlılık geleceğin inşaa ve ihyasında etkili olacaktır.

E.D.: Kitabınızın genel bir mottosu olacak olsa o cümle ne olurdu?

B.A.: Aydınlık yarınların teminatı okumak ve sorumluluk almaktır.

E.D.: Kitabınızın okurlarına buradan bir tavsiye vermek isterseniz, bu tavsiye ne olur?

B.A.: Hayat sermayesi her gün azalmaktadır. Tekrar ekleme, takviye etme imkânı olmayan bir sermaye. Vakti zamanı gelince her anından, her saniyesinden hesaba çekileceğimiz bir sermaye. İçinde bulunduğumuz meşguliyet ne olursa olsun, imtihanlar bizleri ne kadar zorlarsa zorlasın günlük olarak yapmamız ve ihmal etmememiz gereken şeyler vardır. Bunların birincisi kendimizi yetiştirmek ve yenilemek için okumak, bilgi edinmek, ikincisi bizi Yaratan’ın yüklediği misyon gereği çevremizin, ülkemizin aydınlık yarınlara kavuşması için almamız gereken sorumlulukları almamız, her daim görev bilinci ile davranmamızdır. Üstad Pakdil’in ifadesi ile “Okumadığımız gün karanlıktayız.” Ve biline ki insanı diğer varlılardan üstün kılan temel unsurlardan biri sorumluluk almaktır.

E.D.: Bize zaman ayırdığınız için teşekkür ederiz.

B.A.: Rica ederim.