“İYİ BAKIN GELEN EBU ZERR DEĞİL Mİ?”

18.01.2022 22:07:00

“İYİ BAKIN GELEN EBU ZERR DEĞİL Mİ?”

Bu nidayı hatırladınız mı? Seslenişi…

Yazın sıcağında sefer emri verir Resulullah (s.a.v). Hasbi olanla hesabi olan arasında gözle görülür bir farkın olduğu, dava adamı ile tava adamı arasındaki farkın belli olduğu, aklın imana teslim olması durumunda ancak bir duruşun sergilenebileceği bir emirdir bu emir aynı zamanda.

Emri akla havale edenlerin kaybedeceği çok şey vardır muhakkak ki…

Yine muhakkak ki emri imana değil de akla havale edenin anlayabileceği bir husus değildir.

Çatlamış dudaklarına fırsat eline geçmişken su vermek dururken, akla, daha doğrusu kalbe, en doğrusu imana kulak verip “Peygamber (a.s.) içmeden ben bu sudan içmeyeceğim” deyip yemine durmak.

Peygamber, yani imam, yani lider…

Fedakârlığımız, azmimiz kadardır elde edeceğimiz hasılat.

Bir yudum suya hasretken, ondan kardeşi için, Resulü için, imamı için feragat eden ancak uzaktan silueti belirmeden fark edilir.

Farkı ortaya çıkar.

Bu gün mahzunluğumuzun, mazlumiyetimizin nedeni bu değil mi ki?

Bir milim yüksek koltuk için çevirdiğimiz fırıldaklar,

Bir ev sahibi olmak ya da çocuğuna evin derdine düşerken davadan düşen kaleler,

Kalbimizin en müstesna yerine dünyanın sırça köşklerini yerleştirmemizden dolayı değil midir ki her şeye zaman ayırabiliyoruz da “davaya”, “aşka”, “ideale” zaman bulamıyoruz.

Fedakârlığımız, azmimiz kadardır elde edeceğimiz ürün.

Yazın sıcağında sefer emri verir Resulullah (s.a.v).

Ebu Zerr, zayıf bineği ile orduya katılır. Dava, zayıf bineğe bakmaz. Emir verildi mi eldeki ne ise derleyip yola revan olmak düşer bize…

Yolda olmak.

Yola çıkan Ebu Zerr, yolun çetinliğine, havanın sıcaklığına fazla dayanmaz ve dizleri üzerine çöker bineği… “Zor davaya zor zamanda zor adamlar talip olur” misali.

Yolda kalmasına takılmaz Ebu Zer bineğinin… Sırtlar tüm eşyasını, çölün sıcağında yola devam eder.

Yol uzun takati azdır Ebu Zerr’in…

***

Savaşın zamanlaması tüm orduyu etkilemiş, geri kalanlarda kalmıştı akılları çoğu askerin.

Hasat zamanı gelen hurmalar… Eyvanda serinlemek…

Bu durum gevşemenin yanında ordudan geri kalmaların da yavaş yavaş artmasına neden olmuştu.

Bu vaziyet karşısında rapor verilir âlemlerin Sultan’ına…”Ya Resulullah falan(lar) geride kaldı.”

Her seferinde Resulullah şunu söyler: ”Eğer hayırlı ise gelir bize yetişir, yok eğer hayırlı değilse Allah bizi ondan korumuştur.”

Bir, iki, üç…

“Ya Resulullah “ derler “ Ebu Zerr de geride kaldı”.

“Resulullah istifini hiç bozmadan ”Eğer Ebu Zerr hayırlı ise gelir bize yetişir, yok eğer hayırlı değilse Allah bizi ondan korumuştur.”

Fırtına bir yandan, sıcak diğer yandan, açlık, susuzluk diğer yandan…

Yol alır Ebu Zerr… Yola revan olur. Aşkla… Azimle, sebatla, dirayetle.

Yolda bir su birikintisine denk gelir Ebu Zerr… Çöl ve su…

Hayatla ölüm gibi bir şey.

Ya da ölümle yaşamak arasında gidip gelmek.

Suyun başına gelir Ebu Zerr. Avucuna suyu alır ve ağzına doğru götürür.

İşte tam burada Peygamber’i aklına gelir… İmamı… Lideri…

“Resulullah bu sudan içmeden vallahi ben içmem” der ve su kabına doldurur suyu.

Yola devam eder bu adanmışlıkla… Yol olabildiğine açar ufuklarını bu adanmış kişiye…

Rüzgâr yol verir… Fırtına yol verir… Tüm mahlûkat yol verir. Adanana.

***

Peygamber ordusu konaklar bir yerde. Uzun ve meşakkatli yolun sonunda takati kesilmiş ordu nefes alır biraz.

Peygamber dolaşır ordunun arasında.

Kol kanat gerer bu fedakâr neferlere. Duada bulunur.

Gözler ufku gözler bir yandan da… Alabildiğine uzak ufku… Tabiatı itibariyle…

Bir karaltı görülür uzak ufukta... Bir nokta gibi.

Gözler bir anda uzak ufka yönelir. Kimdir bu ya da nedir?

Nebi’ye gider sahabi… “Ya Resulullah uzakta bir karaltı görünüyor, nedir acaba, kimdir?”

Resulullah:” İyi bakın, Ebu Zerr değil mi”?

Karaltı yaklaşır önce bir insan olduğu sonra da kim olduğu anlaşılır.

Ebu Zerr’ dir o…Rasulullah’ın huzuruna varır ve durumunu anlatır. Ve kabındaki sudan verir

Nebi’ler Nebi’sine… Hazreti Peygamber şunları söyler Ebu Zer hakkında: ”O yalnız yaşar,

yalnız ölecek ve yalnız haşrolacaktır.”

Allah bizlere de Ebu Zerr’in sadakatini, imanını, bağlılığını nasip etsin. Amin.

Akif AKMAN

Bu haber toplam 1717 defa okunmuştur

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.

Diğer Haberler