TARİHİN İZİNDE’NİN BU BÖLÜMÜNDE OSMANLI’DA MİSYONERLİK FAALİYETLERİ KONUŞULDU

TARİHİN İZİNDE’NİN BU BÖLÜMÜNDE OSMANLI’DA MİSYONERLİK FAALİYETLERİ KONUŞULDU

İlim Yayma Cemiyeti Kahta Şubesi’nin youtube hesabından (https://www.youtube.com/c/%C4%B0ycKahta) iki ayda bir canlı yayınlanan “Tarihin İzinde” programının bu bölümünde “Osmanlı’da Misyonerlik Faaliyetleri” konusu konuşuldu. Osmanlı’da Misyonerlik Faaliyetleri üzerine araştırmaları, tebliğleri ve kitapları bulunan, İstanbul Teknik Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Bölümü öğretim elemanı Dr. Mehmet Ali Doğan program konuğuydu.

Konu üzerine sunum yapan, seyircilerden ve sunucudan gelen soruları cevaplayan Mehmet Ali Doğan özetle şunlara değindi:

Misyonerlik evrensel dinler ve özellikle Hıristiyanlık bağlamında dinin yayılması amacıyla yapılan sistematik hareketlerdir. Osmanlı Devleti’ne Katolik, Ortodoks ve Protestan misyonerler gelmiştir.

Misyonerler ve Osmanlı arasında önceden belirgin bir sıkıntı yok iken misyonerlerin zamanla sayılarının ve faaliyet alanlarının artmasıyla birlikte Osmanlı ile olan problemleri de artmaya başlamaktadır.

Müslümanları ve yahudileri hristiyanlığa dönderemediklerini gören misyonerler, çalışmalarını “nominal(sözde)” hristiyanlar üzerine yoğnlaştırmışlardır. Avrupa ve Amerika’da kurulan misyonerlik teşkilatları dünyanın her tarafına misyoner yollamışlardır.

Dünyada nerede bir misyonerlik teşkilatı kurulursa kurulsun ilk hedef Osmanlı’dır. Bunun sebebi ise Kudüs’tür.

Osmanlı’ya gelen bu Amerikalı misyonerler bölgede çok çeşitli konularda araştırmalar yapmışlar ve çalışmalar yürütmüşledir. Osmanlı Devleti’ne dair edindikleri bilgileri itinayla rapor etmişler, hatta hava sıcaklığını rapor ettikleri dahi olmuştur.

Misyonerlik faaliyetleri hrisyanların bağışlarıyla çalışmalarını yürütebilmişlerdir. Kazanmak istedikleri insanlara ulaşmak için çok farklı hizmet kollarına el atmışlardır. Bu hizmet kollarından en öne çıkanları sağlık ve eğitim hizmetleridir. Okullar açarak çocuklara ve çocukların ailelerine etki etmeye çalışan misyonerler çocuk sahibi olmayanlar yahut okuyacak yaşta çocuğu olmayanlara ulaşmak için de hastaneler, sağlık kuruluşları açmışlardır. Eğitim faaliyetlerini etkin yürütmek için farklı dillerde ders kitapları basmışlardır. Hatta İncil’i farklı dillere çevirmiş, farklı alfabelerle yayınlamışlardır. Misyonerlerin okullarının tercih edilmesinde eğitim kalitesinin de büyük bir payı vardır.

Misyonerler Osmanlı’da çok yoğun bir çalışma yürütmüşlerdir.

Haber: Ö.F KAPLAN