BİR ALEM GÖÇTÜ DÜNYADAN / Prof. Dr. Mehmet DİKKAYA

20.05.2020
BİR ALEM GÖÇTÜ DÜNYADAN / Prof. Dr. Mehmet DİKKAYA

 BİR ALEM GÖÇTÜ DÜNYADAN

Alim'in ölümü ile alemin ölümü özdeşleştirilir kadim biçimde... Çelebi bir geleneğin yaşayan son temsilcilerinden Sabri Orman Hocam, mezkur alim-alem ilişkisine has bir örnek olarak bu gün sessizce aramızdan geçip gitti.
Yeni öğrendim bir yıldır kolon rahatsızlığına maruz kaldığını... Oysa, fakülteye önerilecek yeni bir bölüm fikri etrafında yakınlarda uzun uzun konuşmuştuk kendisiyle ve rahatsızlığından hiç söz etmemişti. Demek içeriden yanarken dışarıya dumanını hiç sızdırmamış güzel insan!
Türkiye'nin özgün iktisatçılarından Sabri Ülgener'in son doktora öğrencisi olmakla gurur duyardı daima. Demek işlerinin hakkını her zaman en iyi biçimde vermeye çalışan karakterleriyle iki Sabri sanki ancak bu kadar birbirine benzermiş.
Çeyrek asra uzanan dostluğumuzda, bunaldığım her vakit rahatlatan ve tane tane kurduğu cümlelerle ferahlık saçan babacan bir insan oldu benim için. Oturmasını, kalkmasını, diğer insanlara yaklaşımını ve hitabetini model almaya çalıştım elimden geldiğince.
Bu konuda ne kadar başarılı olduğumu bilemem ama bu günkü ani vefat haberi ile 4 yaşımda yaşadığım ilk şokun ardından sanki ikinci yetimlik maceram başlamış gibi bir hisse kapıldım nedense...
Neden öğrencilerime sürekli "siz" diye hitap ettiğimi, Sabri Hocam'ı kaybettiğimde daha iyi anladım. Yine neden sabırla en son kişiyi de gemiye bindirdikten sonra yola çıkma huyumu terkedemediğimi onsuz bu saatlerde idrak ediyorum.
Aralık 2013 sonlarında meydana gelen olayların ardından Merkez Bankası'ndaki odasında uzun uzun yaptığımız konuşma canlandı şimdi zihnimde... Bunun önemli bir kısmına Güven Hoca da şahit oldu. Ona göre, asırlardır biriken tortular ve restore edilemeyen kavmiyetçilik hastalığının kalıntıları, zamanı doğru yorumlayamamakla birleşince bir büyük felaket başlamıştı ve üzerinden geçen onca seneye rağmen bu senaryonun yeni bölümleri vizyona girmeye devam edecekti. Nitekim öyle de oldu...
Sürekli, Meclis toplantılarına denk getirmek üzere sözleşiyorduk her konuşmada ama bunu ancak bir kaç kez yapabildik. Heyhat! Keşke Ulus Meydanı'nda günlerce volta atsaydım da bir görüşme şansı daha bulmuş olsaydım...
Ali Allawi'nin "İslam Uygarlığının Buhranı" adlı muhteşem kitabının sonuç bölümünü paylaşmıştım kendisiyle ve "çok makbule geçtiğini" ifade etmişti. Bu uygarlığın buhranı, bu konuda onlarca yıl zihin emeği vermiş birisi olarak onu çok ilgilendiriyordu ve endişelendiriyordu belli ki...
Ardından 2020 Ramazan ayı boyunca bir kaç film önerdim. Onun, kelimelerin büyülü dünyasına yolculuğu anlatan "Professor and the Madman" filminden çok zevk alacağını tahmin etmiştim. Bir de, izledikten sonra aklıma, nedense kendisi ile özdeşleştirdiğim bir duygu dünyası bulduğum ümidiyle "Rauf" Filmini tavsiye etmiştim. Her birine özel teşekkürlerini sunarak ve yine halinden hiç söz etmeyerek nezaketle cevap verdi.
Alem gitti içimizden,
Çünkü alim gitti aramızdan,
Bir çınar gitti,
Tek başına bir Orman yitti.
...
Rahmet ve saygıyla anmamıza vesile olması ümidiyle hocamızın mekanı Cennet olsun!

Prof. Dr Mehmet Dikkaya

Bu haber toplam 989 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler

İMSAKGÜNEŞÖĞLEİKİNDİAKŞAMYATSI
04:2205:4411:4514:5817:3418:49

Tüm Hakları Saklıdır © 2013 Eğitimle Diriliş | Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlara aittir. Kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.