Bismillahirrahmanirahim
Hatice...Ümmetin Annesi
Tahireydin sen… Temizdin…
Vefayı gülüşüne, ömrüme işlemiştin…
Çağın kadına dayattığı kölelik ruhuna inat
Mücahideydin, diriydin, direnendin…
Yüreğine değmiyordu dünyanın fani süsleri…
Düşüncelerinde arıyordun Rabbine giden en doğru yolu…
Yokluğun “insanlık”tan uzaklaşmak olduğunu biliyor,
İnsanlığını kaybetmemek için yoksulun elinden tutuyordun…
Ahlakın paha biçilemez bir şey olduğunu
Bize yaşayarak öğretiyordun…
Putların önünde eğilmek ağır geliyordu yüreğine,
Sen çağda asi bir ruhla temiz kalmanın direnişini kuşanıyordun…
“El-Emin” olan bir adama kalbinin ısındığına şahit oluyordu tarih…
Aradığın ahlakı, sadeliği, dürüstlüğü, güvenirliği, O’nda buluyordun…
Yalnız yürüdüğün bu yolda gönlüne, davana eş birini bulduğunu hissediyordun.
Çağın bütün kokuşmuşluğuna rağmen temiz kalan bir genç adama,
Gönlünü açıyor, O’nun ömrüne, gülüşüne ortak olmasını istiyordun.
Tahireydin sen, tertemiz bir delikanlıya, bir sevda büyütüyordun…
Aslında sevdan Onun kuşandığı davanın güzelliği içinde.
Bunu sen de yıllar sonra fark ediyordun…
Yıllar yılları kovalıyor bir yuvada çevrenizi saran bütün kirlere rağmen,
İnsanlığın gidişatı için dertleniyor, düşünüyor, üzülüyor ve temiz kalmanın mücadelesini veriyordunuz.
Allah senin sevdiği adamı seviyor ve “Peygamber” seçiyordu.
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, Siz “Oku” ayetiyle muhatap olacaktınız.
“Oku” mak çok ağır bir yüktü… Çünkü okumak bilmeyi,
Bilmek yaşamayı gerektirirdi…
Siz yeniden bir doğuşu kuşanıp teslim olmayı, yeniden yaşamanın, yeniden fıtrata dönüşün güzelliğini kuşanmayı öğrenmek için,
“Oku”yor,” Oku”mak istiyor, fetret devrinde “oku”madan geçen günlerin ızdırabını duyuyordunuz…
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.
“Siz Rabbin adıyla oku” manın tarifsiz güzelliğine şahid oluyordunuz…
Temizdiniz, insanlığı temizleyecek davanın emanetçileri oluyordunuz.
Çile yılları başlıyordu…
İmtihan ediliyordunuz acılarla, gözyaşlarıyla…
Yıllardır özlemini çektiğin dava sen’in için çok kıymetliydi..
Bütün malını sevdiğinin, Peygamberin önüne seriyordun.
Allah’ın sana verdiği nimetlere şükrediyor,
Bu dava uğruna infak etmenin güzelliğini bize öğretiyordun…
Kadın’dın… Bu davaya ilk iman edendin.
Kadın’dın… Bu ümmete “anne “olmayı Allah’ın kelimesi ile hak etmiştin.
Kadın’dın… Bir eş olmanın güzelliğini ömrüne işlemiştin.
Kadın’dın…Bu dava uğruna “vefa”yı bize yaşayarak öğretmiştin..
Kadın’dın… Peygamberime yoldaş olarak seçilmiştin…
Her şeyini bu davanın yoluna sermiştin.
En zorlu günlere şahit olmuş, tevhidi direnişi hakkıyla yüklenmiştin.
Bu davada ümmete “anne” seçilmiş
Bu dava uğruna son nefesine kadar imanla mücadele etmiştin…
Gidişin hüzün yılı olarak tarihe geçmişti…
Gittiğin yıl hüzün doluydu Peygamberin kalbi…
Sensizliğin acısı çok üzmüştü sevdiğini…
Ama ayrılıkta imtihandı en iyi resul bilirdi…
Sen Peygamber’imin Hatice’si
Sen bu ümmetin annesi
Sen adı vefayla anılan güzel kadın
Seni gidişinden çok uzun yıllar sonra tanıdım
Anladım ki bu dava uğruna verilen mücadele ve bu davanın mücahitleri, mücahideleri
Yıllar geçse de bitmeyecek, unutulup gitmeyecek
Allah’ın davası galip gelecek, sonsuz bir cennet Müslümanları bekleyecek
Anneciğim, bu ümmetin annesi, yokluğun seni hiç görmeyen, tanımayan bizleri de yakıyor şimdi.
İnşallah Rabbim bizleri affeder, bize cennetini nasip eder sizleri görmeyen… Amin.