Diriliş Kitap Kahve’de Son Kale: Müslüman Aile Paneli

Diriliş Kitap Kahve’de Son Kale: Müslüman Aile Paneli

Diriliş Kitap Kahve’de yöneticiliğini Eğitimci Hacı Ocak’ın yaptığı, panelist olarak Eğitimci Cevdet Ballı ve Eğitimci Mehmet Saydam’ın katıldığı “Son Kale: Müslüman Aile” konulu panel gerçekleştirildi. İlçe Milli Eğitim Müdürü İbrahim Halil Tünçmen ’in, eğitim yöneticilerinin, STK temsilcilerinin ve halktan katılımın olduğu panel, Diriliş Kitap Kahve’nin ahşap salonunda gerçekleştirildi.

Panelin açılış konuşmasını yapan Hacı Ocak, eğitim ve öğretim kavramlarının anlamı üzerinde durdu. Ocak, konuşmasına şöyle devam etti: ”Ailenin toplumun ve devletin temel taşıdır. Buna binaen Eğitimle Diriliş Derneği olarak yılın son panelinde “Son Kale: Müslüman Aile’yi konu olarak seçme gereği duyduk.”

İlk panelist olarak söz alan Cevdet Ballı içinde gözlerimizi dünyaya açtığımız, büyüdüğümüz, sosyalleştiğimiz, yaşlandığımız örf, adet, gelenek, görenek, din,  ahlâk vs. insana dair her bir şeyi öğrendiğimiz kutsal bir kurumun aile olduğunu belirterek sözlerine başladı. Ballı konuşmasına şöyle devam etti:” Bugün aile neden bu kadar saldırı altında. Neden boşanmalar artıyor ve neden insanlar evlenmiyor? Peki, ne oldu bize; Neden bu kadar değiştik ve neden tarumar olduk? Hani, biz değişmezdik. Ne olsa da biz dik duracaktık. En basit bir rüzgâr da neden bu kadar savrulduk? Egemen güçler Müslüman aileye savaş açmış durumdalar. Bunu bazen modernizm bazen İstanbul sözleşmesi ile bazen de K-POP ile yapıyorlar.”

Sorunu ve çözümü dışarıda aramanın yanlış olduğunu belirten Ballı buna binaen iki temel saldırının olduğunu dile getirdiği konuşmasına şunları söyleyerek son verdi: ”Tabi sorun da sadece küresel güçlere yüklemek yanlıştır. Unutmamak gerekir bugün Müslümanlar bozulduğu için insanlık bozulmuştur. Sokaklar caddeler okullar ve üniversiteler bozuldu ve en sonda aileler bozuyor. İkinci saldırı Modernizmdir. Modernizm aileyi parçalayarak kadına hükmetmeyi hedeflemektedir. Kadını büyük bir pazar olarak gören kapitalist kafa kadına aileyi olmayı değil birey olarak ayakları üzerinde durmayı dürtüler. Sinema tiyatro tv üzerinden aileye saldırdılar. Yerel uşakları da efendilerini memnun etmek için her yolu denediler. Aileye bir diğer saldırı İstanbul Sözleşmesidir.11 Mayıs 2011'de İstanbul'da imzaya açıldığı için İstanbul Sözleşmesi ismiyle anılan "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi"ni imzalayan ilk ülke Türkiye'ydi. Rusya’nın nesilleri mahveder diyerek 100 yıl görüşülmesini dahi yasakladığı sözleşmeyi TBMM neden hiç görüşmeden ve kamuoyu oluşturmadan hızlıca onayladı.”

İkinci konuşmacı olarak söz alan Eğitimci Mehmet Saydam asrı saadette, hassaten Peygamber (a.s)’ın örnekliğinde model aileyi aramak gerektiğini ifade ederek konuşmasına başladı. Saydam konuşmasına şöyle devam etti:” Müslüman aileyi inşa etmek istiyorsak Peygamber Efendimizin (s.a.v)) hayatını iyi incelememiz gerekir dedi. Evliliklerde ahlakı ön plana çıkarırsak emin olun birçok sorunu halletmiş olacağız. Aile içi iletişim artırmalı. Sabırlı olmalı ve takvayı ön plana çıkarmalıyız. Hz.Peygamber (s.a.v) 3 şeyde acele ediniz buyurmuşlardır. Cenazeyi kaldırmada, vakti giren namazı kılmada ve evlilik çağı gelmiş genci evlendirmede.”

Program soru cevap faslı ve Diriliş Kitap Kahve’nin ikramı ile sona erdi